Pages

Subscribe:

About

Gs Blogcu

Labels

27 Aralık 2012 Perşembe

Tiyatrocu Özkahya



Eğer bir Türk futbol bloggerıysanız daha yeni açtığınız taptaze blogunuz da ilk kaydınızın da böyle bir konu olması doğaldır. Sonuçta futboldan çok futbolun dışındaki olayların konuşulduğu bir ülkeyiz.

Elbette biz de isteriz, oynanan futbol konuşulsun, takımların altyapılarından çıkardıkları oyuncular üzerine tartışılsın. Tribün şovları konu edinilsin, taraftar sıkıntıları paylaşılsın. Örneğin hangi Galatasaraylı Fenerbahçeli veya Beşiktaşlı bu 3 takımın aynı anda Şampiyonlar Liginde oynadığını görmeyi, Gençlerin, Kayseri'nin, Antep'in UEFA performansını değerlendirmeyi istemez ? Birgün böyle birşey mümkün olabilir mi ? Zor görünüyor ama belki... Fakat bu yalnızca futbolu düzeltmeyle, iyi oyuncular getirmeyle, altyapıya para harcamayla olacak iş değil. İnsanların futbola bakışının, mantalitenin değişmesi gerekir bu iş için. Yani futbola devrim gerekir. Bunun için elimize kadar gelen fırsatı da geçtiğimiz sene tepmiş bulunmamız sanırım bu treni uzun yıllar daha göremeyeceğimiz anlamına geliyor.

Dün akşam saatlerinde de tam da Türk malı bir olay gerçekleşti. TFF'nin 12 maçla cezalandırdığı Meireles'in cezası sonrasında çıkan görüntülerle birlikte 4 maça indirildi. Ceza verildikten sonra yeni bir görüntü ortaya çıktı ki görüntüye göre Meireles hakeme tükürmüyordu. Daha sonra farklı açıdan bir görüntü daha ortaya çıktı ki Meireles hakeme tükürüyor gibi görünüyordu. Benim her iki görüntüden de anladığım şu: Meireles'in hakeme tükürmek gibi bir amacı yok fakat hakeme o kadar hiddetli bir şekilde birşeyler söylüyor ki ağzından tükürükler saçıyor. Hatta tam o sırada Halis Özkahyada yüzüne gelen tükürüğe refleksif olarak tepki veriyor. Konu hep tükürük üzerinden yürütüldü, oysa hakeme edilen küfürler, üzerine yürünmesi, 5 cm kalacak kadar yaklaşma, taraftarı tahrik bunları bir başkası mı yaptı acaba ? Ben cezanın düşürüleceğini hatta düşürülmesi gerektiğini düşünüyordum çünkü istemsiz bir hareket var, fakat ''İsteyerek tükürmediği'' kanısıyla ceza 8 maça indirilebilirdi ki ihtimallerden biriydi. Bu durumda ''Bana tükürdü'' diyen Halis Özkahya için de sorun kalmazdı. Fakat tahkimin bu cezayı 4 maça düşürmesi demek, Halis Özkahya bir yalancıdır demektir.

Bu durumda Halis Özkahya maçtan öne şöyle düşünmüş olmalı; ''Ben bir Fenerbahçe futbolcusuna kırmızı kart veriyim, nasılsa itiraz eder, çok hiddetlenir, üzerime gelir. Tam karşı karşıya iken birden refleksmişcesine yüzümü buruştururum. Sonra kolumla yüzümü silerim. Maçtan sonra da bana tükürdü diye rapor yazar, ceza aldırırım.''  Bu başarısından dolayı Halis Özkahya'yı kutlayıp kariyerine tiyatrocu olarak devam etmesini öneririz sanırım. Ya da bir hakemi daha büyüklerden birinin hırsına, düzenbazlığına ve mafyavariliğine kaybetmiş olmanın acısını mı yaşasak ?

0 yorum:

Yorum Gönder